ayrılığı anlatabilmek için
öldüm kelimesi yeterli değil albayım
mahvolmak belki
viran olmak
harap olmak
ölmek en kolayı albayım
bu dünyada en çok ölenler sevilir ve en çok ölenler anlaşılır
ne tuhaf değil mi?
peki beni yaşarken neden anlamadınız diye sormak istiyorsun ama soramıyorsun
bin yıldır
yüz yıldır
milyon yıldır
aradığın şeyin karşına çıkışını
büyük bir cenaze töreniyle kutlayabiliyorsun ama
ne kadar kalabalık bir tören var kafanda
herkesler gelmiş
bu ne ironik şey albayım!
tanrım sen beni en büyük acıyla imtihan edebileceğini bildin
çok iyi bildin evet
fakat albayıma sesleniyorum şu an
neden böyle oldu albayım
kaç yıl önce ya da kaç yıldır
sana sorup duruyoruz
fakat cevap vermiyorsun albayım
benim ne zaman ve nasıl delirebileceğimi mi görmek istediler
delirdim evet albayım
sence her deli toplumdan farklı mıdır?
hayır albayım hayır
onlarınki daha kolay.
herkesten uzak olabilmek daha kolay
herkesle beraber bunu yaşamak daha zor albayım
ve ben hayatımda hep zor olanı istedim
ne muazzam bir amaç değil mi?
çünkü normal olmak kolay.
sadece beni anlasınlar istemedim albayım
anlasınlar ve hissetsinler
yok yok
en çok hissetsinler ve sussunlar istedim albayım
ama albayım bir filmde duymuştum
"insan çekeceği acıya aşık olurmuş."
acıyı sevmek de oluyormuş demek.
insanlar ve ben bazen çok konuşuyoruz evet
çok konuşuyoruz
fakat konuşmasak da çaresi yok ki
konuşmasak da çözülmüyor ki
şu dünyada en bol şey çözümsüzlük albayım
yurdumuzun dört bucağında yetişebilen
hafif kekremsi, acı ama lezzetli bir şey bu çözümsüzlük
acı dediğin nedir ki hem albayım
kime göre nasıl tarif edebiliriz yani
elini kesersin mesela acıyor ya
gerçekten acıyor mu mesela düşündün mü
yoksa acısın mı istiyorsun
en saçma şekilde
Zarifoğlu'nu en iyi şimdilerde anlıyorum sanırım albayım
kaybetmekten korktuğu için bu kadar inat sahibiymiş
şimdi anlıyorum albayım.
şimdilerde daha iyi anlıyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder