27 Ocak 2015 Salı

gecenin salak saçma hikayesi-1.kısım

"Çıktı evden. Genelde hiç bu saatlerde çıkmazdı. Halbuki oraleti de yarım kaldı. Oralet içmeye de çocukluğundan sonra vermiş olduğu bilmem kaç yıllık aradan sonra tekrar başlamıştı. "Oralet hangi dilden geliyordu ki acaba?" diye düşündü. Bilemedi. Kelime ne kadar saçma geldiyse o an artık yarım bıraktı bardağında kalan oraleti. Kaç saat bilgisayar başında çalışmaktan yorulmuş sırtı ve gözleri dile gelse derdi ki:"Ulan yeter ya.Kendimizden nefret ettik.Ne bu?Az insan içine karış da bırak şu işleri.". Sıkıldı canı.Genelde de canı sıkılırdı da belli etmezdi.Akşam yine tartıştılar onunkilerle.Bu sefer de kendinden bilmem kaç yaş küçük biri ev işi yapıyormuş hem de işini de yapıyormuş aman efendim o yapmıyormuş da yapması gerekiyormuş.Haha.Tabi tabi kesin yapardı zaten.Gerçi bulaşık makinasına manyakça düzgün dizilmiş bulaşıkları dolapta kafasına göre yerleştirirken hissettiği duyguları kelimeleri dökseniz size en az 18 yıllık yaşanmışlık gerek zira ağır düşünceler.Allahtan kendisi geçmişti o yaşları da kendi düşüncelerine katlanabiliyordu.Çıktı işte evden.Kaç yıl önce almış olduğu arabasını-hiçbir zaman kendinin görmedi- çıkardı garajından.O garajı da sevmiyordu.İnsanlara kendini borçlu hissettiği hiçbir şeyi sevemedi hayatı boyunca.Hikayesi uzun.Düşünmek bile istemedi.Garajın önünde bir müddet bekledi ama hemen binmedi arabaya.Garajın tam karşısındaki ev güzel geldi.Işıkları yanıyordu hala saat geç olmasına rağmen.Bu saatte buralardaki evlerde ışık olmazdı aslında.Evin etrafında bir tur attı.Bir tur daha attı.Eğlenceli geldi.Bu evin hemen yanında bir süre önce başlanılan ev inşaatı dikkatini çekti.Odasındaki pencerenin de tam karşısına geliyordu bu inşaat.İşçiler baya gürültü yapıyorlardı gün içerisinde.Gerçi o uyandığında saat baya ilerlemiş oluyordu çünkü evdekileri daha az görebilmek için gündüz uyuyup gece çalışıyordu.Evdeki tek odanın ona ait olması kendisinin hapishanede bir hücresinin olmasına benzetiyordu."Allahtan benim hücrem az da olsa güneş alıyor." diye söylendi kendi kendine.İnşaatın önüne doğru biraz yürüdü.Herhangi bir ses ya da ışık yoktu ortalıkta."

                                                              to be continued

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder